Şimdiye kadar dijital dönüşüm konusunda çoğunlukla ofis çalışanlarını odağa aldık. Aslında saha çalışanları da, dijital dönüşümde önemli rol oynuyor. Başından beri değindiğimiz gibi, dijital dönüşümde herkesin payı ve sorumluluğu var. Bu nedenle üretimde, sahada, bakımda nerede olursa olsun, mavi yaka çalışanların da dijital dönüşüm sürecine dahil edilmesi gerekiyor. Verimliliğin artması için dönüştürülen sistemlerde, aslında mavi yaka çalışanlar birebir sistemin içinde varoluyorlar. Bu nedenle de kritik bir konumdalar. Gerçeği söylemek gerekirse, onların aklı yatmıyorsa, bu dönüşümün verimli bir şekilde gerçekleşmesi pek olası değil. Peki ne yapmak gerekiyor?
Mavi Yaka Neden Önemli
Üretim süreçlerine, ürüne ve müşteriye en yakın çalışanlar saha çalışanları. Bu nedenle de üretim süreçleri, ürün ve müşteriler ile ilgili ilk elden bilgiye sahipler. Bu dönüşüm sürecinde çok değerli, çünkü aslında dönüşen şey süreç. Üstelik mavi yaka çalışanlar dönüşüm ve verimliliği arttırmak gibi konulara hakimler. Fabrikalarda üretimde sürekli gelişim kuralları uygulanır. Mavi yaka çalışanlar, yaptıkları işi daha verimli yapabilmenin yollarını ararlar ve bulduklarında beyaz yakanın da iş birliği ile uygulamaya geçilir. Çoğu üretim tesisinde, bu tip fikirler ödüllendirilir ve şirkete büyük maddi kazanım sağlar. Bunun yanında üretim süreçleri geçmişten bugüne değişti. Makinaların çoğu otomasyonla çalışıyor. Bu da mavi yaka çalışanların zamanla iş yapış biçimlerini değiştirdi. Yani üretim tarafında değişim ve dönüşüm hep vardı, her zaman da var olacak. Bir bilgisayar üzerinden, internete bağlanarak iş yapmıyor olmaları bu gerçeği değiştirmiyor. Mavi yaka çalışanların üretim süreçlerine, ürüne ve müşteriye yakınlığı, onları dönüşüm sürecinde önemli aktörler haline getiriyor.
Bunun yanında, üretim bir şirketin en önemli kollarından biri. Günümüzde her şirket bir üretim tesisinde fiziksel üretim yapmıyor olabilir, ama yapanlar için üretimin aksamadan devam etmesi önemli. Bunun yanında, üretim süreçlerinde yapılan iyileştirmeler, firmalar için çok büyük kar avantajı sağlayabiliyor. Sahada servis hizmetleri veren ekipler de müşteriler ile birebir iletişim kuruyor, ürünlerle ilgili çıkan sorunlara da hakimler. Beyaz yakalı çalışanların sadece rakamlar üzerinden görebildikleri konuların detaylarına hakim olanlar, mavi yakalılar. Bu nedenle çözüm ararken onları sürece katmamak boşa kürek çekmek anlamına gelebilir. Gerçekten verimli bir dijital dönüşüm süreci için mavi yaka çalışanlar da çeşitli rol ve sorumluluklar almalıdır.
Sahanın Dijital Dönüşümünde Yapılan Hatalar ve Doğruları
Eğer fabrikada deneyiminiz varsa, ya da saha ekipleriyle çalıştıysanız, işlerin fiziksel olarak yapıldığı ortamlarda kuralların ne kadar katı olduğunu görmüşsünüzdür. Her şey hızlı akar, ve işlerin o anda yapılması gerekir. Tek bir sorun tüm sistemin durmasına neden olabileceği için, üretim saat gibi işlemelidir. Bu disiplin demektir ama çalışanların değişime kapalı olduğunu göstermez. Daha önce de belirttiğim gibi, değişimin sık yaşandığı alanlardan biri de üretim ve saha hizmetleridir. Peki dijital dönüşüm sürecinde saha ekipleri ile ilgili ne gibi hatalar yapılıyor?
- Dijitalleşmenin çok teknik ve roket bilimi edasında anlatılması. Yaptıkları iş farklı da olsa, emin olun saha çalışanları yıllar içinde çok daha teknik bilgilere hakim oldular çünkü işleri bunu gerektiriyordu. Üstelik dijitalleşme artık kimseye uzak değil. Dijitalleşme dış dünyada bu kadar tutmasaydı, şirketlerimizin de dijital hizmet vermesi mümkün olmazdı, değil mi?
- Dijitalleşmenin belli bir kişinin ya da departmanın işi olarak görülmesi. Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi, dijitalleşme bir şirketin tümünü yani saha çalışanlarını da kapsamalı.
- Departmanlaşma. Yine önceki yazılarımda belirttiğim gibi, dijitalleşmenin başarıya ulaşabilmesi için çevik bir kültür gerekiyor. Çevik kültür ise departmanlaşma ile değil, proje ekipleri kurulmasıyla gerçekleşiyor. Bu proje ekiplerinde saha çalışanları da olamaz mı?
- Dijitalleşmenin işsiz bırakacağı algısına engel olamama. Dijitalleşmenin daha az insanla daha çok iş yapılabileceğine dair oluşturduğu genel bir algı var. Bu algı, saha ekiplerinde endişelere yol açabilir. McKinsey’nin Otomasyon ve Yapay Zeka’nın İş Gücü Üzerindeki Etkisi ile ilgili yaptığı bir araştırmaya göre, 2030 yılına kadar tüm işlerin sadece yarısı tamamen otomatize olacak. Bu nedenle işlerin sadece %5’i artık makineler tarafından yapılıyor olacak. Yani aslında korku duymak pek de mantıklı değil ve bunun doğru bir şekilde tüm çalışanlara anlatılması gerekiyor.
- Yeni işe alımların eski yetkinliklere göre yapılması. Tedarik zinciri üzerine uzmanlaşmış bir danışmanlık şirketi olan Proco Group’dan Matias Figueiras, tedarik zincirinde dijital yetenek stratejisinin ön plana çıkacağını söylüyor. Yani kısa süre içinde aranan yetkinlikler değişecek. Bu olduğunda yetenekli saha çalışanlarını iş yerinize çekebilmek için dijital dönüşüm etrafında şekillendirdiğiniz bir iş veren markası stratejiniz olması Figueiras’a göre sizi avantajlı kılabilir.
Motivasyon!
Mavi yaka çalışanların da dijital dönüşüm süreçlerine aktif olarak katılabilmeleri için, diğer tüm çalışanlar gibi motive edilmeleri gerekiyor. Yukarıda anlattığım hatalardan sıyrıldığınızda, zaten motive etme ihtimaliniz de artıyor. Dönüşümün faydasını ön plana çıkararak yapacağınız anlatımlar, dönüşüme katkı sunmayı desteklediğiniz programlar uygulamaya koymak işinizi kolaylaştırabilir.
Dijital dönüşümün en çok fayda sağlayacağı alanlardan olan sahada, saha çalışanlarını içeren bir dijitalleşme süreciyle şirketiniz verimliliğini ciddi oranda arttırma şansına sahip olabilecektir. İşlerin nasıl gittiğine rakamlar üzerinden bakabilirsiniz, ama işlerin gerçekte nasıl yapıldığını anlayabilmek için saha çalışanlarına ihtiyacınız var. Ancak bu şekilde gerçekten fark yaratan sistemler kurmanız mümkün olabilir.